Pazar, Mart 11, 2007

GÜNLÜKTEN..

Sevgili günlük, sana pek zaman ayıramadım, belki yazma isteğimin olmamasından ya da yoğunluktan. Aslında istesem, iki arada bir derede yazardım ya neyse....

Geçen hafta, martın beşinde oğluşun yaş günüydü. Okulda kutladı yeni yaşına girişini, okul bitiminde arkadaşlarıyla birlikte. Annesi ve ben pastayı okula getirdik. Mumları üflerken çıkmadık sınıflarına, sınıf öğretmeniyle ve arkadaşlarıyla yediler pastalarını, hani o yaşlarda pek istemezler ya ebeveynlerini çocuklar, biz de rahatsız etmedik .. Şu anda çalıştığım vakıf özel okulunda sekizinci sınıfta okuyor yeğenim. Her öğleyin yemekten önce veya teneffüs aralarında uğrayıverir öylesine, ben de onu beklerim uğrar diye, oturmaz bir iki dakika durur ve gider basket oynamaya. Okul takımında lisanslı bir öğrenci, il çapında dördüncü oldular. Terler, aralarda görmeye çalışırım kıyafetini değiştirsin isterim ama serde delikanlılık var ya reddeder. onbeş yaşına girdi ben onu severken ıpam benim diye severim, sıpam dememek için, biraz daha kibarlaştırarak.. Sekiz aylıkken girdi benim yaşamıma, hatta Filozof un da yaşamına. Elimde büyüdü diyebilirim, biz onu iki kadın büyüttük.. Bütün olanakları önüne serdiğimiz halde hiç şımarık değil, halden sözden çok anlayan bir delikanlı..Çok makul ve mantıklı, ne istediğini bilen, kararlmı bir çocuk. Çok da çalışkan, sekizinci sınıfa kadar hiç dördü olmadı karnesinde, hepsi 5.. Bu yıl OKS ye hazırlanıyor, dershane, özel ders, okul... bütün zamanı dolu.. üç ay daha tempo böyle devam edecek.

Evde siyah beyaz kanaryamızın olduğundan bahsetmiştim önceki postlarımda. Öylesine güzel ötüyordu ki, eve geleli kısa bir süre olmasına rağmen çok da alışmıştık birbirimize. Cuma günü akşam üzeri eve geldiğimde hiç sesi gelmiyordu kulağıma, her an ötmese de kafesteki hareketlerinden odada değilseniz bile hareketlendiğini anlıyordunuz.. Yemini, suyunu kontrol amaçlı yanına gittim, sırt üstü yatıyordu kafesin içinde, ölmüşş..... Yüreğim sızladı, çok üzüldüm. Bir daha almam artık kuş filan... Ama Filozof bir tane daha almış, hafta sonu evde olmadığımdan henüz gelmedi kafesine. Onu da kaybetmek istemiyorum..

Cumartesi günü saat 11 gibi üç kız kardeş anne babamıza gittik. Atladık arabaya birbuçuk saat sonra yanlarındaydık. Öğleden sonra da annemin akrabalarla yaptığı günü vardı, ikramları yaptık burdan, iyi oldu anneme, yorulmadı. Yirmi kişi kadardık, onlarla da görüşmüş olduk, hatta kimilerini yeni tanımıştık gelinleri yani. Hepimiz dışarıda yaşadığımızdan , sık sık gitsek de memleketimize herkesle görüşemiyorduk ki evde kendi kalabalığımızdan ve birlikte olma isteğimizden.. Akşam da muhabbetle geçti gitti.. Sabah kahvaltıdan sonra, çok genç yaşta kaybettiğimiz yeğenimizin mezarını ziyaret ettik, ayrıca dedeleri ve anneanne babaanneayi de..Bu kısım, hüzünlü ama yaşamın da ta kendisi.. Akşam üzeri de döndük geldik evlerimize.

Çiftlikte hummalı bir çalışma var, kütük ev gibi bir ev vardı çalışan ve bekçinin kaldığı.. Kendimize de yapmak istiyorduk zaman zaman kalacağımız.. Bodrum katını kış başında yaptırtmıştı Filozof. Üzeri için de kararsızlık içindeydik nasıl yapacağımız konusunda kütük ev mi, yoksa tuğladan mı diye.. En sonunda Uğur Dündar ın sunduğu Rüya Gibi proğramındaki çelikten yapılanlar gibi ev oluyor, dün malzeme gelmiş bir tırla, traktörlerle çiftliğe çıkartıyorlar, ev bitsin bilahare fotoğraflarını yayımlarım. Umarım içine eşyaları da tez zamanda alır, kullanıma sokarız yeni evimizi. Sanırım evin yapımı birkaç günde tamamlanacak..

Sevgiyle kalın, diğer postlarda buluşmak üzere...

11 yorum:

[ fiкяiмiи iиcє güℓü ] dedi ki...

Kanaryanıza çok üzüldüm.:((( Benim çocukluğumdan beri babam da kuş besler. Öldüklerinde kahrolur, her seferinde almıycam bi daha der, iki gün sonra yeni bi taneyle gelir.
Ben bi tanesinde 2 gün ağlamıştım bi de ona cenaze filan düzenlemiştik.

cenebaz dedi ki...

Öncelikle ne güzel uzun uzun yazmışsın, bayıldım. Yeğenin-oğluşuna nice sağlıklı mutlu yaşlar inşallah. OKS'de de başarılar dilerim. Biz 2 yıl önce geçirdik bunları ama maalesef şimdi de ÖSS için hazırlık var. Bitmek bilmiyor bu yarış. Allah tüm çocuklara ve velilerine sabır versin, bu arada anne-babaya da bol para. Resmen sektör bu. Dersane parası ayrı. Özel ders parası ayrı.
Kanarayana da üzüldüm. İnşallah yeni aldığın eskisinin yerini doldurur.
Yeni eviniz de hayırlı olsun. Bitince resimlerini istiyoruz:)

yalnızlar kraliçesi dedi ki...

Nasıl üzgünüm incegül, yüreğimin yandığını hissettim, bir suçluluk duygusu oldu bende, hani benim evimde öldü diye, akşam annemlerden geldikten sonra kafesi yıkadım, yeni kanaryaya hazırlık işte, yemi suyu koydum ama kahroldum.. sevgiyle..

Sevgili çenebaz, ÖSS için iki yılınız var herhalde, ama şimdiden başlamak gerekiyor hazırlıklara değil mi, nasıl sorun bu böyle yaa, bitince de iş problemi, kısaca bitmeyen bir tempo. Allah sağlık versin, tabii ki bol para da dediğin gibi.. evin fotolarını bitince yayımlıycam. sevgiyle kal..

Age35 dedi ki...

Üzüldüm kanarya için..Annemlerinde vardı öyle bir kanaryası.babamın ağlamasını hatırlıyorum kaçtığında=((

yalnızlar kraliçesi dedi ki...

sağol age.. Yenisi biraz önce geldi, umarım çabuk unuturum..

zeyno dedi ki...

yeğenine başarılar, biz de atlatalı iki yıl oldu, çocuklar mahvoluyor, çocukluklarını yaşayamıyorlar.Bu sistem çok yanlış ama bir de üniversite var şimdi önümüzde:( Yine kızımın yüzünü göremeyeceğim, çok yoğun ve yorgun olacak:((
Kuş için çok üzüldüm ben de. Sonuçta insan bağlanıyor....
Evi merak ettim şimdiden, fotoları bekliyoruz....

yalnızlar kraliçesi dedi ki...

sağolasın zeynocuğum..

gençlik biterken dedi ki...

yaşantına girdik gireli çıkamıyoruz değil mi. Neyse Allah ta çıkartmasın zaten. Ipa yine boğuştu bu gece testlerle dilerim istediği olur.
Bu arada yeni kanaryanın adı ne daha görmedim ama merak da ediyorum. Yarın hayırlı olsuna gelirim artık. öptüm.

nimetin.blogspot.com dedi ki...

ıpanın yeni yaşını kutlarım. genel olarak güzel güzel haberler:) hayat güzel be.

nimet

nilly dedi ki...

Bizim evede bir suru muhabbet kusu gelip gocmustur. Kopek deneemiz birkc kre olsada bizimkiler onlara bakamayacagimiz icin bos cikmiti cabalarimiz. Kus ve baliklarla yetinmistik. Son kusumuz uzun sure bizimle beraber olduktan sonra malesef hastalandi ve babam nu vet'e gturerek uyutmak zorunda kalmisti.

yalnızlar kraliçesi dedi ki...

Siz de benim hayatımdan hiç çıkmayın sevgili gençlik.. Adını Ipa ya koyduralım, ama daha görmeye gelmedin kii!

Yaşamak çok güzel nimet..

Köpeğiniz için üzüldüm..